19. yüzyıl batı toplumlarında işçi sınıfı ile proleterya özdeşleşmişti. Proleterya ise yoksulluk içinde yaşayan geniş servetsiz kesimi ifade ediyordu. Günümüzdeyse yoksullukla güvencesiz istihdam özdeşlemektedir. Tıpkı 2 asır öncesindeki gibi yoksulluk, çalışanlar içerisinde bu defa prekarya ile özdeşleşmeye başlamıştır. Bu çalışmada prekarya yoksulluk ilişkisine odaklanılmıştır. Uygulamalar 2021 yılı için düzey 2’de Türkiye temel alınarak gerçekleştirilmiştir. Elde edilen bulgular prekarya yoksulluk ilişkisinin kadınlarda erkeklere göre daha yüksek olduğunu göstermiştir. Ayrıca eğitim düzeyi düşük olanlarda prekarya yoksulluk ilişkisi artmaktadır. Prekarya yoksulluk ilişkisinin en yüksek olduğu kesim ise işçilerdir. Sektör olaraksa tarım dışı sektörlerdeki prekarya yoksulluk ilişkisi tarım sektöründekilere göre daha yüksektir. In the 19th century western societies, the working class were identified with the proletariat. The proletariat meant, wealthless and large sectional living in poverty. Today, poverty is associated with precarity employment. Just like 2 centuries ago, poverty has started to be identified with the precariat among the workers this time. This study focuses on the precariat-poverty relationship. The implementations were carried out at level 2 for 2021 on the basis of Turkey. The findings showed that the precariat-poverty relationship was higher in women than in men. In addition, the relation of precariat-poverty increases in those with low education level. The segment with the highest prevalence of precariat-poverty relationship is the workers. The relation of precariat-poverty in non-agricultural sectors is higher than in agriculture sector.