Giriş: Diyabetik ayak yarası (DAY), diabetes mellitus (DM) hastalarının en sık hastane yatışına neden olan komplikasyonlarındandır. DAY olan hastalarda anksiyete, depresyon ve uyku bozuklukları gibi psikiyatrik bozukluklar genel popülasyona göre iki kat sık görülmekte ve hastaların yaşam kalitesi olumsuz etkilenmektedir. Aynı zamanda depresyon varlığı DM hastalarında DAY görülme riskini artırmaktadır. Türkiye’de DAY olan hastaların anksiyete, depresyon gibi psikiyatrik bozukluklarının yaygınlığı ile ilgili kısıtlı sayıda veri bulunmaktadır. Bu çalışmada DAY hastalarına bütüncül yaklaşımın önemi ve bu olgularda psikiyatrik bozuklukların sıklığının değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Kesitsel desendeki bu çalışmaya Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği tarafından izlenmekte olan DAY tanılı ve katılmaya gönüllü hastalar dahil edilmiştir. Psikiyatri konsültan hekimi tarafından değerlendirilen hastaların yakınmaları, risk faktörleri, tanıları ve tedavileri değerlendirilmiştir. Etik kurul onayı Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Etik Kurulları’ndan 21-5T/67 onay karar numarası ile alınmıştır. Bulgular: Diyabetik ayak yarası olan 93 hasta [70 (%75,3) erkek; yaş ortalaması 64,6±10,4 yıl] çalışmaya katılmayı kabul etmiştir. Tüm hastalar ortalama 19,7 yıldır (min-maks: 2-50 yıl) DM tanısı ile tedavi almaktaydı. Hastaların HbA1c ortalama değerleri %7,9±2,1 olarak hesaplandı. Bir hasta Wagner 1, 23 hasta Wagner 2, 17 hasta Wagner 3, 42 hasta Wagner 4 ve 10 hasta Wagner 5 sınıflamasındaydı. Otuz üç hasta kliniğimizde bir haftadan kısa süre; 35 hasta 1-2 hafta arasında; 24 hasta ise 2 haftadan uzun süre yatarak tetkik tedavi edilmişti. Hastaların 42’sine (%45,1) debritman veya ampütasyon uygulanmıştır. Hastaların 74’ünde (%79,5) anksiyete, depresif duygu durum, uzuv kaybı korkusu ve uyku bozukluğu ile ilişkili aktif psikiyatrik yakınmalar vardı. Kırk sekiz hastaya (%51,6) tedavi başlanmıştır. Aktif psikiyatrik yakınması olan iki hasta ise psikiyatri hekimine başvurmamıştır. Yirmi beş (%26,9) hastaya selektif serotonin re-uptake inhibitörü, iki (%2,2) hastaya selektif nöradrenalin serotinin re-uptake inhibitörü, iki (%2,2) hastaya atipik antidepresan, 14 (%15,1) hastaya antipsikotik grup ilaç, beş (%5,4) hastaya hipnosedatif grubu ilaç başlanmıştır. Sonuç: Diyabetik ayak ülseri, çeşitli psikiyatrik bozuklukların insidansının artmasıyla ilişkilidir. Bunlar arasında en yaygın olanı depresyondur. Depresyon, öz bakımda azalma ve diyabetik ayak ülserinde kötüleşme şeklinde bir kısır döngü geliştirmektedir. Bu kritik hastalığın klinik, biyolojik ve psiko-sosyal yönlerini yönetmek için farklı uzmanlıklar arasındaki koordinasyon önemlidir. [ABSTRACT FROM AUTHOR]