Bu çalışmanın amacı, Gayatri Spivak'ın bir kadın özne olarak madunun durumuna ilişkin kötümser yaklaşımını yabancılaştırmaktır. Spivak'ın madunu, erkek egemen Batı ve erkek egemen Doğu tarafından yanlış temsil edilen ve bu nedenle herhangi bir toplumsal gruba ait olmayan, tarihi olmayan ve kendi adına konuşamayan bir kadındır. Kadın madunun konumu, Buchi Emecheta'nın Kehinde (1994) adlı romanı temel alınarak incelenmiştir. Bu roman, esere adını veren Kehinde adlı karakterin Nijerya'dan İngiltere'ye, oradan tekrar Nijerya'ya ve sonra tekrar İngiltere'ye dairesel göçünü ele almaktadır. Roman, yerli ve ev sahibi kültürlerle ilişkili olarak kadın madunun benliği ve ötekisi arasındaki ikiliği araştırmaktadır. Bu amaçla çalışma, Homi K. Bhabha'nın Kültürel Konumlanış (1994) adlı kitabında ayrıntılı olarak tartıştığı taklit, melezlik, kendine mal etme ve ikirciklik gibi çeşitli postkolonyal kavramları kullanarak Nijeryalı kadın madunun kültürel farklılık karşısındaki konumunu kavramsallaştırıyor. Çalışma, Afrika feminizmi olarak bilinen ve özellikle Afrikalı kadınların durumunu ele alan popüler kadın teorisinin geçerliliğini ön plana çıkarmaktadır. Bu yaklaşım aynı zamanda Nijerya kültüründeki geleneksel kadınlık kavramının yeniden tanımlanmasını mümkün kılmaktadır. Çalışma, kültürel farklılığın madun kadının artan bilincini nasıl etkilediğini ve sonuçta bağımsız bir kişi olmasına nasıl yardımcı olduğunu göstermektedir. Çalışma, Spivak'ın madunundan farklı olarak Nijeryalı madunun erkek egemen toplumda kendi adına konuşabileceği kendi alanını yarattığı sonucuna varmaktadır. [ABSTRACT FROM AUTHOR]