Bu araştırmada üniversite öğrencilerinin Gestalt temas engelleri bazı değişkenler açısından incelenmiştir. Bu amaçla öncelikle Gestalt Temas Engelleri Ölçeği (GTEÖ) geliştirilerek geçerlilik ve güvenilirlik çalışması yapılmıştır.Araştırmanın birinci bölümünde yer alan ölçek geliştirme çalışması için hazırlanan ölçek, 2008-2009 öğretim yılı Güz döneminde Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi'nde öğrenim gören 739 kız ve 336 erkek olmak üzere toplam 1075 öğretmen adayına uygulanmıştır. Araştırmanın ikinci bölümünde yer alan tarama çalışmasında ise geliştirilen ölçek Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesine devam eden 207 kız ve 158 erkek olmak üzere toplam 365 öğretmen adayına uygulanmıştır.Araştırmada geliştirilen GTEÖ'nün Cronbach Alpha iç tutarlılık katsayısı temas alt ölçeği için .61 ; tam temas alt ölçeği için .79 , bağımlı temas alt ölçeği için .75 ve temas sonrası alt ölçeği için .60 bulunmuştur. Test tekrar test güvenilirlik katsayısı temas alt ölçeği için .74 ; tam temas alt ölçeği için .77 , bağımlı temas alt ölçeği için .69 ve temas sonrası alt ölçeği için .65 çıkmıştır. Yapı geçerliliği için açımlayıcı ve doğrulayıcı faktör analizi kullanılmıştır. Geçerlilik çalışmaları kapsamında yapılan açımlayıcı faktör analizinde ölçek için dört boyutlu yapı elde edilmiştir. Yapılan doğrulayıcı faktör analizinde dört faktörlü yapı sınanmış ve sınanan modelin oldukça iyi uyum indekslerine sahip olduğu saptanmıştır. Buna göre; temas alt boyutunda beş, tam temas alt boyutunda sekiz, bağımlı temas alt boyutunda yedi ve temas sonrası alt boyutunda dört madde yer almaktadır.Tarama çalışmasında birden çok bağımlı değişken olmasından dolayı Tek Yönlü MANOVA uygulanmıştır. Analiz için Wilk's Lambda ve Pillais Trace değerinin anlamlılık düzeyi göz önüne alınmıştır. Tek Yönlü MANOVA analizi sonucunda Wilk's Lambda ve Pillais Trace değerlerinin anlamlı çıktığı durumlarda farkın hangi gruptan kaynaklandığını bulmak için Tukey ve Dunnett testleri kullanılmıştır. Hata payı .05 olarak kabul edilmiştir. Araştırma bulguları şu şekildedir:1.Üniversite öğrencilerinin bağımlı temas düzeyleri ile cinsiyetleri arasında anlamlı farklılık bulunmuştur. Buna göre erkek öğrencilerin bağımlı temas düzeyleri kız öğrencilerin bağımlı temas düzeylerinden anlamlı olarak farklı bulunmuştur. Üniversite öğrencilerinin temas, tam temas ve temas sonrası düzeyleri ile cinsiyetleri arasında anlamlı farklılık bulunmamıştır.2.Üniversite öğrencilerinin tam temas, bağımlı temas ve temas sonrası düzeyleri ile ÖSS alan türleri arasında anlamlı farklılık bulunmuştur ve temas düzeyleri ile ÖSS alan türü arasında anlamlı farklılık bulunmamıştır.3.Üniversite öğrencilerinin tam temas ve bağımlı temas düzeyleri ile sınıf düzeyleri ve algılanan sosyo-ekonomik düzeyleri arasında anlamlı farklılık bulunmuştur. Temas ve temas sonrası düzeyleri ile sınıf düzeyleri ve algılanan sosyo-ekonomik düzeyleri arasında anlamlı farklılık bulunmamıştır.4.Üniversite öğrencilerinin temas, tam temas ve bağımlı temas düzeyleri ile algılanan anne-baba tutumları arasında anlamlı farklılık bulunmuştur ve temas sonrası düzeyleri ile algılanan anne-baba tutumları arasında anlamlı farklılık bulunmamıştır.5.Üniversite öğrencilerinin bağımlı temas düzeyleri ile aile biçimleri arasında anlamlı farklılık bulunmuştur. Temas, tam temas, temas sonrası düzeyleri ile aile biçimleri arasında anlamlı farklılık bulunmamıştır.6.Üniversite öğrencilerinin temas sonrası düzeyleri ile üniversiteye kadar yaşamlarının çoğunu geçirdiği yer arasında anlamlı farklılık bulunmuştur. Temas, tam temas, bağımlı temas düzeyleri ile üniversiteye kadar yaşamlarının çoğunu geçirdiği yer arasında anlamlı farklılık bulunmamıştır.Araştırmada elde edilen bulguların tartışması ve yorumu yapılmıştır. Bu doğrultuda ilerdeki uygulama ve araştırmalara yönelik önerilerde bulunulmuştur. The Gestalt Contact Disturbances levels of university students were studied according to some variables. For this purpose firstly a reliable and valid scale was developed to measure the Gestalt Contact Disturbances.The first phase of this study involved developing the Gestalt Contact Disturbances Scale. Participants of the study were a total of 1075 students (739 female and 336 male) who were given the scale during the autumn semester of 2008-2009. The second phase involved a survey study with a sample of 365 (207 female and 158 male) first, second, third grade students of faculty of Education of Anadolu University.Internal consistency reliability was assessed by computing Cronbach?s alpha coefficients for this form administered to the 365 participants during phase second. The resulting coefficients were .61 for the contact, .79 for the full contact, .75 for the dependent contact and .60 for the final contact. Test-re-test reliability coefficients (three week interval) were;.74 for the contact, .77 for the full contact, .69 for the dependent contact and .65 for the final contact. Exploratory and confirmatory factor analyses procedures were used to test for construct validity for the GTEÖ. The factor analyses revealed four factors. It also showed that the model had high fit indices. The contact factor had five items, full contact factor had eight items, dependent contact factor had seven items and final contact had four items.In the survey study, since there were multiple dependent variables One Way MANOVA was used for data analysis. Wilk?s Lamda and Pillais Trace was utilized for significance testing. When Wilks Lambda and Pillais Trace value were significant, Tukey and Dunnett test were applied to find out the resource of the difference. Significant level was taken as .05. The followings were the results:1.There was a significant relationship between dependent contact level of university students and gender. Male students dependent contact levels were more than female students.2.There was a significant relationship among full contact, dependent contact and final contact level of university students and branch type. No significant differences were found between contact level of university students and branch type.3.There was a significant relationship among full contact and dependent contact level of university students with class level and perceived socioeconomic status. No significant differences were found among contact and final contact level of university students and class level and perceived socioeconomic status.4.There was a significant relationship among contact, full contact and dependent contact of university students and perceived parental attitudes. No significant differences were found between final contact level of university students and perceived parental attitudes.5.There was a significant relationship between dependent contact of university students and family structure. No significant differences were found among contact, dependent contact and final contact level of university students and family structure.6.There was a significant relationship between final contact of university students and the place where they spent most of their lives before university. No significant differences were found among contact, full contact and dependent contact level of university students and the place where they spent most of their lives before university.Findings, implication of the results and suggestions for future research were discussed. 191