Amaç:COVID-19 virüs yayılımının Türkiye'de çok hızlı olduğu, pandeminin seyri ve gebelikte COVID-19 enfeksiyonunun etkileri hakkında yeterli bilginin olmadığı bir dönemde, hastanemiz aile planlaması kliniğinde isteğe bağlı gebelik sonlandırma talebi olan hastalardaki kaygı ve depresyon düzeylerini değerlendirmeyi ve gebelik sonlandırma isteğinin COVID-19 pandemisine bağlı kaygılarla ilişkisi olup olmadığını araştırmayı planladık. Metod:Etlik Zübeyde Hanım Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aile Planlaması Polikliniklerine Nisan 2020 ve Temmuz 2020 aylarında gebelik sonlandırma talebi ile başvuran 10 hafta altı gebeliği olan 132 gebe dahil edildi. Bulgular:Hastaların gebelik sonlandırma nedenleri %60 oranında başka çocuk istememe, %23,5 ekonomik nedenler, %9,8 riskli ilaç kullanımı, %6,8 oranında diğer nedenler olarak belirtilmiştir. Çalışmaya dahil edilen hiçbir hasta COVİD-19 pandemisi nedeniyle gebeliğini sonlandırmaya karar vermemiştir. Hastaların Beck depresyon ölçeği toplam puanı 14 (0-43)'tür. Kırk altı hasta (%34,8) minimal depresyon, 30 hasta (%22,7)hafif depresyon, 38 hasta (%28,8) orta depresyon ve 18 hasta (%13,6) şiddetli depresyon olarak değerlendirilmiştir. Beck anksiyete ölçeğinin toplam puanı ise 5 (0-44) bulunmuştur. Yüz on beş (%87,1) hasta hafif, 14 (%10,6) hasta orta, 3 (%2,3) hasta ise şiddetli anksiyete olarak sınıflandırılmıştır. Sonuç: COVİD-19 pandemisi sırasında, gebelik sonlandırma işlemi uygulanan ve özellikle yaşlı bir yakınıyla birlikte yaşayan hastalarda anksiyete ve depresyon sıklığında artış görülmektedir. Gebelik sonlandırma kararında COVİD 19 pandemisinin etkili olmadığı, daha önce yapılan verilere benzer olarak başka çocuk istememenin en sık neden olduğu görülmüştür. [ABSTRACT FROM AUTHOR]