Amaç: Üriner sistem infeksiyonları (ÜSİ) hem toplum kaynaklı hem de hastane kaynaklı olup en sık tespit edilen bakteri Escherichia coli'dir. ÜSİ tedavisine genellikle ampirik olarak başlanmaktadır. Ancak uygun olmayan antibiyotiklerin kullanımına bağlı olarak gelişen direnç problemi ampirik tedavide sorunlara yol açmaktadır. Etkin bir tedavi için; uygun antibiyotiğin seçilerek bölgesel antibiyotik direnç profillerinin belirlenmesi ve düzenli sürveyans oldukça önemlidir. Bu çalışmada, laboratuvarımıza gönderilen idrar örneklerinden izole edilen ÜSİ etkeni bakterilerin dağılımı ve çeşitli antimikrobiyallere karşı direnç oranlarının belirlenmesi amaçlandı. Yöntemler: 2018 yılı boyunca çeşitli kliniklerden laboratuvarımıza gönderilen idrar örneklerinin sonuçları retros-pektif olarak incelendi. Bakteri tanımlamaları ve antibiyotik duyarlılık testleri; konvansiyonel yöntemler uygulanarak otomatik bakteri tanımlama ve duyarlılık cihazı ile yapıldı. Bulgula: Laboratuvarımıza gönderilen 16 521 idrar örneğinin 2331(%14.1)'inde anlamlı düzeyde bakteri üremesi saptandı ve bunların 2051'i çalışmaya dahil edildi. En sık saptanan bakteri %70.4 oranıyla E. coli oldu. Enterobacte-riaceae ailesine ait bakterilerde en fazla direnç %61.4 oranıyla ampisiline karşı görüldü. En duyarlı antibiyotikler ise sırasıyla; fosfomisin, imipenem ve meropenem olarak tespit edildi. Pseudomonas aeruginosa ve Acinetobacter spp. ise genel olarak birçok antibiyotiğe karşı yüksek oranda dirençli bulundu. İzolatlarda %19.3 oranında genişlemiş spekt-rumlu beta laktamaz (GSBL) pozitifliği tespit edildi. GSBL pozitif örneklerde en yüksek direnç %98.2'le ampisiline karşı gözlendi. Enterokok türlerinde izolatların tamamı linezolide; S. saprophyticus izolatlarının tamamı siprofloksa-sin, linezolid, vankomisin, teikoplanin ve trimetoprim sülfametoksazole; S. agalactiae izolatlarının tamamı penisilin, vankomisin, teikoplanin ve linezolide karşı duyarlı bulundu. Sonuç: Ayaktan ve yatan hastalarda ampirik tedavi için kullanılan antibiyotiklere direnç oranları ve etken patojen spektrumunlarında farklılıklar mevcuttur. Bu nedenle, başarılı bir tedavi için; ÜSİ etkenlerinin tanımlanması, antibiyotik duyarlılık testlerinin yanı sıra hastane ve iller düzeyinde sürveyanslarının yapılması gereklidir. Bu veriler gerek yatan hasta gerekse ayaktan hastalar için ampirik tedavide yol gösterici olacaktır. [ABSTRACT FROM AUTHOR]