Giriş: Diabetes mellitus pek çok sistemi etkileyen kompleks bir hastalıktır. Tüm dünyada prevalansı her geçen gün artmaktadır ve alt ekstremite kaybına yol açan en önemli nedenlerden biridir. Uzuv kaybı hastaların günlük sosyal yaşam fonksiyonlarını da olumsuz yönde etkilemektedir. Bu durum hastaları psikososyal açıdan ve mental sağlık açısından olumsuz etkilemektedir. Klinik pratikte bütünsel bir yaklaşım olarak diyabetik ayak ülseri (DAÜ) gelişmesinde bir risk faktörü olan psikiyatrik bozuklukların ve bunların görülme sıklığının değerlendirilmesi önemlidir. Bu çalışmanın amacı, DAÜ olan hastalardaki psikiyatrik bozuklukların yaygınlığının değerlendirilmesi ve bütünsel yaklaşımın önemini ortaya koymaktır. Gereç ve Yöntem: Merkezimizde 01.01.2021-01.01.2024 tarihleri arasında DAÜ nedenli yataklı serviste takip edilen, çalışmaya katılmayı kabul eden 18 yaşından büyük hastalar dahil edildi. Hastaların tümü ruh sağlığı ve hastalıkları birimine konsülte edildi ve psikiyatri hekimi tarafından değerlendirildi. Psikiyatrik ilaç başlanıp başlanmadığı farklı parametrelere göre analiz edildi. Oranların karşılaştırılmasında ki-kare testi kullanıldı. Ortalamaların karşılaştırılmasında normal dağılıma uyan verilerde Student's t-testi, normal dağılıma uymayan verilerde Wilcoxon testi kullanıldı. Bu çalışma Ege Üniversitesi Etik Kurulu tarafından 21-5T/67 onay numarasıyla onaylanmıştır. Bulgular: Çalışmaya toplamda 277 hasta dahil edildi. Hastaların 80'i (%28,8) kadındı. Hastaların yaş ortalaması 62,54±11,55 (minimummaksimum: 27-91) olarak bulundu. Psikiyatri tarafından 153 (%55,2) hastaya psikiyatrik yakınma ve bulgularına yönelik tedavi başlandı. Depresyon ve anksiyeteye yönelik tedavi 110 (%39,7) hastaya, demans nedeniyle 2 (%0,7) hastaya, antipsikotik tedavi 35 (%12,6) hastaya başlanmıştı. Geri kalan hastalara diğer endikasyonlarla psikiyatrik ilaç grupları başlanmıştı. Psikoz nedenli antipsikotik tedavi başlanan hasta sayısı ikiydi (%0,7). Psikiyatrik tedavi başlanan ve başlanmayan hastalar arasındaki istatistiksel analiz Tablo 1'de gösterilmiştir. İki alt ekstremitesinde de DAÜ olan hastalara tedavi başlanması istatiksel olarak anlamlı bulundu (p=0,039). Her iki alt ekstremitede DAÜ olan hastalar ile tek alt ekstremitede DAÜ olan hastalar karşılaştırıldığında iki grup arasında cinsiyet, yaş, diyabet yılı, HbA1c, ortalama yara süresi, hastanede yatış süresi ve Wagner skorlarına göre istatistiksel anlamlı bir farklılık saptanmadı (sırasıyla p=0,248, p=0,218, p=0,594, p=0,082, p=0,684, p=0,217 ve p=0,157). Sonuç: DAÜ olan hastalarda psikiyatrik yakınmalar diğer kronik hastalığı olanlara göre daha fazla görülmektedir. Bu hastaların takip süreçlerinde psikiyatrik değerlendirmelerinin yapılması hastaların genel iyilik haline katkıda bulunacaktır. Çalışmamız bu konuda yapılmış ilk ve en geniş verili çalışmadır. [ABSTRACT FROM AUTHOR]